7 Nisan 2012 Cumartesi

Kur'an-ı Kerim'in Nâzil Oluşu ve Vahiy Gerçeği




Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.s.), kendisine peygamberlik görevi verilmeden önce bir süre Mekke yakınındaki Hira dağında bir mağaraya çekilir, Allah'ın büyüklüğünü düşünmekle meşgul olurdu.
610 yılının Ramazan ayında bir Pazartesi gecesi yine Hira'daki mağaraya çekilmiş, gönlü ve bütün varlığı ile Allah'a yönelmişti. İşte bu sırada meleklerin en büyüğü olan Cebrâil (a.s.), Allah'ın emriyle peygamberimize gelerek "Oku!" dedi ve bu emri üç defa tekrarladı. Sevgili Peygamberimiz, "Ne okuyayım?" deyince Cebrâil (a.s.), Kur'an-ı Kerim'den beş âyeti tebliğ etti. Böylece ilk vahiy geldi ve Kur'an-ı Kerim nâzil olmaya başladı.
Kur'an-ı Kerim, peygamberimize vahiy yoluyla gelmiştir. Vahiy: Allah tarafından doğrudan doğruya veya elçi vasıtasıyla Peygamberlere bildirilen ve kesinlik ifade eden bilgidir. Vahyin çeşitleri vardır. Allah bu vahiy yollarından biri ile sözünü peygamberlerine duyurmuştur.
Bu yollardan biri de Yüce Allah'ın, sözünü bir melek aracılığı ile peygamberlerine duyurmasıdır.
Allah'ın sözünü peygambere bildiren melek; bazen kendi suretinde gelirdi. Bazen de bir insan şeklinde gelir, orada bulunanlar kendisini görür, sesini işitirlerdi. Bazı zamanlarda da melek vahyi peygambere bildirir, fakat kendisi görünmezdi.
Kur'an-ı Kerim, Peygamber Efendimize Cebrail adlı melek aracılığı ile indirilmiştir.
İlk vahiy geldiği zaman Peygamberimiz (s.a.s.) kırk yaşında idi.
Kur'an'ın inmeye başlamasıyla Hz. Muhammed (s.a.s.)'in Peygamberlik görevi başlamış oldu. Kur'an-ı Kerim, bazen ayet-ayet, bazen de sûreler hâlinde parça-parça inerek 23 senede tamamlandı.


Kaynak: Diyanet

2 yorum: