Sual: Kadınlar zayıf yaratıldığı için erkeklere emanet edildiği, erkeğin evde aile reisi olması gerektiği, erkeklerin kadından mesul olduğu, fakat kadının erkekten mesul olmadığı söyleniyor. Böyle bir âyet ve hadis var mıdır?
CEVAP
Evet vardır. Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Ey iman edenler, kendinizi ve çoluk çocuğunuzu öyle bir ateşten koruyun ki, onun tutuşturucusu insanlarla taşlardır.) [Tahrim 6]
(Erkeklerin kadınlar üzerinde, kadınların da erkekler üzerinde hakları vardır. Ancak erkekler, kadınlara göre bir derece üstünlüğe sahiptir.) [Bekara 228]
(Erkekler, kadınlar üzerine hâkimdir. Çünkü Allahü teâlâ, bazı kullarını bazısından üstün yaratmıştır.) [Nisa 34]
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Kadınları, Allahü teâlânın emaneti olarak aldınız ve onlara yaklaşmanız Allah’ın emri ile helal kılındı. Sizin onların üzerinde hakkınız olduğu gibi, onların da sizin üzerinizde hakları vardır. Yatağınızı kimseye çiğnetmemeleri ve maruf olan hususlarda size baş kaldırmamaları, onlar üzerindeki haklarınızdandır. Onlar, bu haklarınıza riayet ederlerse, maruf üzere rızıklandırılıp giydirilmeleri onların hakkıdır.) [İbni Cerir]
(Kadın, kaburga kemiğinden yaratılmıştır. Hiç bir şekilde doğru olamaz. Onu doğrultmaya çalışırsan kırarsın. Kadının kırılması boşanması demektir.) [Buhari]
(Kadın zayıf yaratılmış ve avrettir. Kadınların avretlerini evde tutarak örtün!) [İbni Lâl]
*-*-* Kadın, erkek ve akıl *-*-*
Sual: Kadının erkekten daha akıllı olduğunu, bu bakımdan, kadına daha çok hak verilmesi gerektiğini söyleyenler var. Her kadın, her erkekten akıllı olur mu?
CEVAP
Önce, aklın ne olduğunu bilmek gerekir. Cenab-ı Hak, aklı, hakkı bâtıldan, iyiyi kötüden, faydalıyı zararlıdan ayırt etmek için yaratmıştır. Hangi şeyin hak, hangi şeyin bâtıl, hangi şeyin iyi, hangisinin kötü olduğu da ancak, bütün mahlukatı yoktan var eden Allahü teâlânın bildirmesiyle anlaşılır. İnsanların iyi veya kötü demesiyle, bir şey iyi veya kötü olmaz. Çünkü birisine göre iyi olan bir şey, diğerine göre kötüdür. Mesela evlilikte nikah, Müslümanlara göre, lüzumlu ve iyi bir şey iken, bazılarına göre saçmadır! Bu bakımdan dinimiz akıllıyı nasıl tarif ediyorsa ona göre karar vermek gerekir. Akıl hakkında hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Akıllı şudur ki, Allah’a ve Peygambere inanır ve ibadetlerini yapar.) [İbni Muhber]
(En akıllı, Allahü teâlâdan en çok korkan, Onun emir ve yasaklarına en güzel uyandır.) [İbni Muhber]
(Akıllı, nefsini hesaba çeken ve ölümden sonrası için amel edendir.) [Tirmizi]
(İnsanlar, tarağın dişleri gibi eşittir. Üstünlükleri, ibadet farkından ileri gelir.) [İbni Lal]
(İnsanların yaptıkları hayırların mükafatı, akılları nispetinde verilir.) [Ebuşşeyh]
(Kişi, ilmi ve aklı sayesinde kurtulur.) [Deylemi]
(Her şeyin bir direği vardır. Müminin direği ise akıldır. Kişi aklı nispetinde ibadet eder.) [İ. Gazali]
(Allah indinde en kıymetliniz, akılca en üstün olanınızdır.) [İ. Gazali]
Akılca en üstün olan kimse de, dinin emir ve yasaklarına riayet edendir. Kişinin ibadeti de aklı nispetinde olduğu, itikadı ve ameli en düzgün olan, diğerine göre daha akıllı demektir. Erkeklerden ve kadınlardan Cennetlik olanlar olduğu gibi, Cehennemlik olanlar da vardır. O halde, kadının erkekten veya erkeğin kadından daha akıllı olduğu söylenemez.
Şunu da açıklayalım ki, akıl ile zeka ayrıdır. Birbirine karıştırılmamalıdır. Bir gayrimüslim, bir Müslümandan daha zeki olabilir; fakat akıllı olamaz.
Allahü teâlâ, kadınla erkeğin vücut yapılarını farklı şekilde yaratmıştır. Bir tankla taksinin mukayesesi yapılamaz. İkisinin vazifesi ayrıdır. Herkes vazifesini bilir, ona göre hareket ederse, düzensizlikler önlenmiş olur. Kadınla erkek arasında fark olduğu gibi, erkekle erkek, kadınla kadın arasında da fark vardır. Herkes aynı kabiliyette değildir. İnsanlar robot gibi yaratılmamıştır.
Kadın-erkek eşitliği ileri sürülerek, kadınların yapamayacağı işleri onlara vermek, mesela maden ocaklarında çalıştırmak kadın haklarına bir saygı değildir. Kadını, asker yapmamak da ona hakaret değildir. Kadına, bünye, akıl, zeka, his ve kabiliyetine uygun işler vermelidir.
Bugün kadın haklarını savunur görünenler samimi olsalardı, önce kadını sömürü vasıtası yapan, ticari malların tanıtımında kullanan zihniyete karşı çıkarlardı. Halbuki kadının bu yolla, şeref ve haysiyeti düşürülmekte, basit bir mal haline getirilmektedir. Bu üzücü duruma karşı çıkmayanların, kadın hakları konusunda samimi olmadıkları açıktır.
*-*-* Sorumlu dört erkek *-*-*
Sual: Cehenneme müstahak olan kadın, kocası, babası, kardeşi ve oğlu olmak üzere, dört erkeği de, beraberinde götürecekmiş. Bu dört erkek, bu kadının hangi hallerinden sorumludur?
CEVAP
Engel olabildikleri bütün günahlarından sorumludur. Babası, kardeşi daha çocukken ona ehl-i sünnet itikadını öğretmeli, namaz kıldırmalı, tesettüre riayet ettirmeli, haramlardan ve ileride haram işlemesine sebep olacak işlerden, uzak tutmalıdır. Evlenecek çağa gelince de, dinini bilen salih birisiyle evlendirmelidir. Evlendikten sonra kocasının sorumluluğu da başlar. Oğlu olur ve çocuğu akıl baliğ olunca, onun sorumluluğu da başlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder